Radyodaki muhabbet bitmiş, ilahiler okunmaya başlamıştır.
Bu hava BİRTUĞ’yu sıkar.
Bu hava BİRTUĞ’yu sıkar.
PLAN1: Eli
radyoya gider ve kanalı değiştirip daha eğlenceli
bir kanalı açar. (YP)
bir kanalı açar. (YP)
Müezzinle muhabbeti kurmaya çalışır:
BİRTUĞ
(Bilgiç)
Rahat ol
rahat. Allah insanlara günah işleme özgürlülüğü vermiştir.
MÜEZZİN
(Sinirli)
Müsaade et de
tercihimi sevap işlemekten yana kullanayım…
Üstte okuduğunuz metin, “Müezzin-Bir Gece Hikayesi” adlı
kısa film senaryosundan bir bölüm. Bu senaryoyu yazmak için 19 Kasım 2013
Salı, 21:14:40’da MS Office Word dosyası oluşturmuşum. Ardından da yaklaşık
10-15 dakika olacağını tahmin ettiğim kısa film senaryosu ortaya çıktı ve bu
proje ile Kültür
ve Turizm Bakanlığı Sinema Destekleme Kurulu’na destek almak için başvurdum.
Bunu neden belirtme ihtiyacı duydum biliyor musunuz?
Senaryodaki bir replik eminim sizin de dikkatinizi çekmiştir.
Çünkü,
önceki akşam HaberTürk TV’de Balçiçek Pamir'in 'Söz Sende' programına katılan
AKP İstanbul Milletvekili Metin Külünk’ün söylediklerini duydum.
Duyunca
da inanamadım. Hatta, tabiri caizse
“Ohaa falan oldum(!)”
Ohaa,
evet…
Hem
Külünk’ün, onca yolsuzluğa, adaletsizlik, iki yüzlülük ve talana mazeret olarak
böyle bir söylemde bulunmasına “ohaa, hatta çüşş!”
Hem
de bu söylemi ben 5 ay önce bir senaryoda kullandığım halde bir başkası
tarafından neredeyse bire bir kullanılmış olması: Allah insanlara günah
işleme özgürlülüğü vermiştir.
Bu sözü aynen, Metin Külünk’ten duyduğum zaman elbette dumur
oldum. Benim, senaryoda kullandığım bu sözü bir başkasının da aklına gelip
söyleyebilme ihtimali yok mu?
Elbet
var. Böyle bir şey mümkündür. Ancak, bire bir aynı şekilde dile getirmesi
inanılmaz bir rastlantı değil mi?
Ya
da gerçekten de rastlantı mı?
Senaryoda yazdığın bir repliğin bir milletvekili
tarafından bir canlı yayında dile getirilmesi aklımı karıştırdı…
AKP
İstanbul Milletvekili Metin Külünk “acaba Kültür ve
Turizm Bakanlığı Sinema Destekleme Kurulu’na yaptığım başvurudaki senaryoyu
görmüş ve okumuş olabilir mi?” diye düşünmedim değil.
Böyle
bir rastlantı çok şaşırtıcı değil mi?
Ve
elbette Külünk’ün bu söylemi, iktidar partisinin yolsuzluk iddialarına karşılık
dile getirmesi ayrı bir şaşkınlık vesilesi…
Sanki,
çok değil daha geçen yılın ortaları, yani 6-7 ay önce “öğrenciler aynı dairede
kızlı-erkekli kalıyorlar” diye kıyameti koparan kendi lideri Başbakan Erdoğan
değilmiş, sanki alkol kullanımına bir takım yasaklar getirmek için yasaları
çıkaran kendi partisi değilmiş gibi, “Allah
insanlara günah işleme özgürlülüğü vermiştir” sözünü diline dolaması nereden
bakarsanız bakın, aymazlığın, utanmazlığın, yalakalığın, arsızlığın ulaştığı
zirve noktası olarak tarihe geçti.
Öyleyse Metin beye sormak gerek, AKP ve yandaşlarının var da diğer %50'nin "Günah işleme özgürlüğü" yok mu?
Öyleyse Metin beye sormak gerek, AKP ve yandaşlarının var da diğer %50'nin "Günah işleme özgürlüğü" yok mu?
O zaman ben de Metin Külünk’e senaryodan Müezzin’in günah işleme
özgürlüğüne karşılık gelen repliği ile yanıt vermek istiyorum: “Müsaade et de tercihimi sevap işlemekten yana kullanayım…”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder