Cumartesi, Mart 15, 2014

Yunan gavuru ve Müslüman gavuru(!)

Kim daha gavur?
..ya da kim daha vicdanlı?

Hani Kurtuluş Savaşı’nda denize döktüğümüz şu işgalci Yunanlılar var ya, onların torunlarından söz ediyorum…

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gaziantep mitingini dinledikten sonra, işte bunu düşündüm. Hoşgörü dini Müslümanlığın bir mensubu, en üst düzeye çıkmayı başarmış biri “bu kadar zalim olabilir mi?” diye sorguladım ve kendimden utandım!

Peki bu zulmü kime karşı yapıyor bu lider? Kendi gibi Müslüman olan ama partisine oy vermeyen ve kendisini eleştiren halkına…

Defnedilmesinin henüz ertesi günü, 16 Kg’lik bedeni bile soğumamış mazlum Berkin Elvan’ın yüreği yaralı anasını ve babasını toplanan kalabalığa yuhalattırdı.

Olaylar sırasında öldürülen bir başka genç Burakcan ile Berkin ve ailesini “bizden ve onlardan” diye ayrıştırarak ötekileştirdi.

Böyle bir vicdansızlık bu topraklarda daha önce görülmemişti.

Erdoğan’ın kendi tabanını provoke etmeye, (tıpkı Gezi Parkı direnişinde olduğu gibi) devam etti!

Peki kim bu AKP tabanı?

Üstat Ahmet Hakan, Benim tanıdığım AK Parti tabanı” başlıklı Hürriyet Gazetesi’ndeki köşesinde bu konuya değindi…

“Benim tanıdığım AK Parti tabanı, Kavga istemez, çatışma istemez, provokasyon istemez, düşmanlık istemez, gazap istemez, kin istemez, benim tanıdığım AK Parti tabanı, Merhamet ister, huzur ister, barış ister, rahmet ister, mağfiret ister, tahammül ister, yaratılanı yaratandan ötürü sevmek ister” demiş…

Ahmet Hakan’ın tanıdığı taban böyle, ya tanımadığı ya da tanıyamadığı?

Hakan kadar olmasa da ben de benzer bir muhafazakar çevrede yetiştim, lakin etrafımdaki AKP tabanı ne yazık ki insanlıktan çıkmış vaziyette…

Ahmet Hakan, yazısında ayrıca, hani “Yunan gavuru diye aşağıladığımız komşumuz” Yunanistan var ya, işte orada yaşanan ibretlik bir insanlık dramına da değinmiş.

AKP’liler Berkin’e atmadıkları iftira bırakmazken (Müslümanlıkta en büyük günahlardan biridir iftira) “Atina kendi Berkinleri için neler yaptı?” diye sormuş. ATİNA’da düzenlenen hükümet karşıtı gösteriler sırasında (tıpkı Berkin gibi) polis kurşunuyla öldürülen 16 yaşındaki Alexandros Grigoropoulos adlı çocuk için yapılanları kaleme almış.

Biz ölmüş Türk evladı Berkin’e ana avrat küfür ederken onlar Alexandros’un adını sokaklara vermiş.
Ve daha başka…
- Yunanistan Cumhurbaşkanı, “Bu olay hukuk devletimiz için kapanmaz bir yaradır” diye demeç vermiş…
- Yunanistan İçişleri Bakanı istifa etmiş…
- Çocuğu öldüren polis, hiçbir hafifletici neden dikkate alınmadan müebbet hapsi  mahkûm edilmiş…
- Çocuğu öldüren polisin yanındaki polisi de, “arkadaşına engel olmadığı” gerekçesiyle 10 yıl hapis cezasına çarptırmış...
- Yunanistan Başbakanı, halktan ve çocuğun ailesinden özür dilemiş…
- Çocuğun ölüm yıldönümünde büyük gösteriler düzenleniyormuş.

Peki biz…
Biz, elhamdülillah Müslüman Türkler, Berkin ve ailesi için ne yapıyoruz öyle? Başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, muhafazakar medyası ve AKP’nin dindar gençliği Berkin Elvan’a nasıl yaklaştı?

Tam da imam ve cemaat münasebeti hasıl oldu.  Çünkü tablo çok vahim…
Görünen o ki Yunan gavuru(!) kadar dahi vicdanlı olamadık. Üstelik kendi insanımıza karşı bile vicdanımız kurumuş, insanlıktan çıkmışız…

Ahmet Hakan AKP tabanının gerçeği göreceğinden emin de, “bu insanlar hangi ara bu kadar zalim oldu?” sorusunu yöneltiyor aklı selim, vicdanlı yürekler…

Başbakan Erdoğan gariban bir aileden geliyor, gariban ailelerden yetişmiş polisler, gariban ailelerin çocukları Berkin, Ali İsmail, Ethem ve diğerlerini acımasızca öldürdü. Bir başka gariban ailesinin çocuğu Burakcan da gariban ailelerin yitirilmiş gençleri tarafından katledildi. Bu iki gariban ailenin babaları, acılarını yüreklerine gömüp birbirlerine başsağlığı dileyerek, dostluk mesajları verirken gariban ülkemizin gariban(!) başbakanının meydanlardan nefret tohumları ekmesinin ise makul ve mantıklı açıklamasını bulamıyorum!

Yunanistan kendi evlatlarına sahip çıkarken, “biz neden birbirimizden bu kadar çok nefret ediyoruz?” sorusuna yanıt verecek bir babayiğit çıkmadı henüz!

Neden?
AKP seçmeni öz kardeşim ve kuzenlerim benden, RTE’ye toz kondurmayan, hırsızlık yaptığına inanmayan komşularım, gerçekleri yazıp çiziyoruz diye hepimizden nefret ediyor, değer verdiğim bir çok arkadaşım Gezi Parkı olayları sırasında bana küstü

Ve ben de sormadan edemiyorum; AKP’liler mi uzaydan geldi, yoksa biz mi Recep Tayyip Erdoğan’ın kerametini fark edemiyoruz(!)
E hani hepimiz bu ülkenin evladıydık, e hani Müslümanlar kardeşti?
Benim inandığım Allah, iftira edeni, yalan söyleyeni, insanları ötekileştireni, kul hakkı, devlet malı yiyeni, vatandaşın dini duygularıyla oynayarak kendisine rant, çıkar ve menfaat sağlayanı lanetler!

Eğer onlar Müslümansa, istemem din onların olsun, insanlık bende kalsın

Hiç yorum yok: