Milletvekilin biri dedi ya, “17 Aralık operasyonu, Allahın bize verdiği günah işleme özgürlüğümüze
müdahaledir” diye…
Vallahi hakları varmış, adamlar günaha girme rekorlarını
alt üst etmişler ki, başta Sn Başbakanımız değerli yüce insan dünya lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın her şeyi örtbas
etme çabasını gayet iyi anlıyorum artık(!)
E müsaade ederseniz rabbimizin kullarına tanıdığı bu haktan ben de yararlanmak istiyorum. (Ne de
olsa Metin Külünk dillendirmeden
önce bu sözü bir kısa film senaryosunda dahi olsa ilk kullanan bendim, böyle bir ayrıcalığım olsun değil mi? ;) )
Kutsal başbakanımız Erdoğan ile yarı adaşı sayılan
işadamı (İnegöl’den hemşerimiz ve TFF
başkanı Yıldırım Demirören’in babası)
76 yaşındaki Erdoğan Demirören ile
yaptığı çok acıklı, bol entrikalı ve pek manidar telefon konuşmasına rastladım
youtube’da.
Tek kelimeyle radyo
tiyatrosu dinler gibi heyecanla dinledim hem de.
Fakat ben bir noktayı tam anlayamadım.
Şimdi, kudretli insan başbakan Erdoğan, terörist başı Apo ile İmralı’da yapılan
görüşmelerin tutanaklarının Milliyet Gazetesi’nde manşetten yayınlanmasına fena
sinirlenmiş ya…
Baba Demirören'i ağlayacak seviyeye getiriyor ve finalde
ağlatıyor ya, neden onlara kızdığına takıldım.
Çünkü, sonuçta cani Apo o sözleri söylemiş ve tutanaklara
işlemiş. Birileri de belli ki onları sızdırmış.
Burada kimin sızdırdığından, Milliyet Gazetesi o haberi yayınlamasından daha önemli bir durum
var:
Bebek katili Apo’nun söylediklerinin içeriği.
Ne diyor vampir Apo?
“Herkes çıkacak,
kimse tutuklu kalmayacak. Barış süreci başarılı olmazsa 50 bin kişiyle halk
savaşı olacak”
Resmen tehdit ediyor, kimi? AKP üzerinden, RT Erdoğan ve
elbet Türkiye Cumhuriyeti’ni. Hem tehdit ediyor, hem de “biz Tayyip beyin başkanlığını destekleriz” diyerek AKP ile
işbirliği içinde olduklarını itiraf ediyor.
Başbakan yardımcısı Bursalı hemşerimiz Bülent Arınç’ın, “Biz teröristle pazarlık
yapacak namussuz ve ahlaksızlardan değiliz” lafı geldi birden aklıma.
Yüzsüz Apo’nun tehdidinden sonra hani beklersiniz ya iktidar partisinin lideri başbakan sesini yükseltsin ve gür sesiyle ”Ey Sayın Apo sen kim oluyorsun da bizi
tehdit ediyorsun. Senden korksak başbakan olmazdık(!)” diye ortalığı
inletsin, değil mi?
Fakat, anlı şanlı Başbakanımız RT Erdoğan, 28 Şubat 2013 tarihinde yayınlanan bu
haberden sonra herkesi şaşırtan bir sessizliğe bürünüyor garip tepkiler
veriyor.
Tutanakları yayınlayarak, aslında muhteşem bir gazetecilik örneği gösteren Milliyet Gazetesi’nin patronunu
fırçalayarak ağlatıyor, haberi manşete taşıyanların hayatını zindan ediyor! (Gazeteden
kovdurtuyor)
Bi Dakka… Van minut… Burada hepimizi tehdit eden Apo mu suçlu, yoksa habercilik yapan gazeteciler mi?
İşte şimdi günaha giriyorum dikkat!
Ey bu ülkenin başına sandıkla gelmiş ve “sandıkla giderim” diyen Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, sen bu terör örgütüne ne vaatlerde bulundun, sen şehit kanları üzerine ne hesaplar yaptın
da durum bu hale geldi ki, İmralı’daki ininde işlediği günahların sözde cezasını
çeken terörist başı böyle bir cür'ette bulunabiliyor?
Bu cani bu aymazlığı neye güvenerek yapabiliyor?
Bu Apo vatan hainliği
suçlamasıyla müebbet yemiş bir mahkûm değil mi? Nasıl oluyor da terör örgütünü
yönetebiliyor?
Ey ülkeyi 12
yıldır yöneten iktidar partisi AKP, siz ne iş yaparsınız? Kime hizmet
edersiniz? Siz kimsiniz?
Ey hacı Ahmet oğlu
Erdoğan Tayyip Recep, yediğin içtiğin, Allahın tanıdığı günah işleme
hakkından yararlanarak (çaldıysan) çaldığın ne varsa senin olsun, “Rabbinin rızası, kul hakkı için söyle, sen
kimsin? Maksadın nedir?”
Bana değil, ama bu halka hesap vereceksin, ampulünle bizi karanlıkta bırakan adam,
olmadı, vicdanına, hesabın kabarık, rabbim affeder mi bilemem ama ben kul olarak
sana helal eder miyim hakkımı! Peki yiten 38 bin vatan evladının anası-babası
helal eder mi?
Son olarak kafama takılan bir nokta daha var: Ülkenin en
saygın işadamlarından biri olduğu sanılan Demirören Holding’in patronu 76
yaşındaki bir adam, neyden çekinebilir, nasıl bir açığı olabilir de, (bugün var
yarın yok) bir siyasetçi önünde böylesine zavallı hale düşebilir?
Karşısında boyun eğdiği nasıl bir güç, nasıl bir korkudur
bu?
Er ya da geç bazı gerçeklerin açığa çıkmasını umuyor, gururla işlediğim bu günahtan dolayı Allahın beni affedeceğine yürekten inanıyorum.
Amin(!)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder