Salı, Mart 01, 2016

Bursa beni yine yarı yolda bıraktı!

Doğma büyüme bir Bursalı olarak defalarca söylediğim, onlarca, yüzlerce defa yazdığım saptamayı, Bursa bana 50 yaşımda bir kez daha belletti: Bursa kalıbının şehri değil!
Bakmayın 3 milyona yaklaşan nüfusunun ihtişamına, Bursa şişirilmiş balondan başka bir şey değil. Şiştkiçe şişiyor, gerildikçe geriliyor, kasılıyor, o kadar!
Biliyorum, biliyordum ama bu kenti de seviyorum, ne yapayım…
Bakın kenti diyorum, insanlarını değil…
Bursa gibi, hem dağı, hem denizi, hem tarihi, hem doğası (ovası yağmalansa da) Uludağ her şeye rağmen güzel…
Bursa’nın insanı Bursa gibi bir kentte yaşamayı  da, kenti de hak etmiyor. Bu kent hem daha çağdaş yönetilmeyi, hem de kentin değerlerine sahip çıkacak insanları hak ediyor!
***
2010’da çektiğimiz “Adı Aşk Bu Eziyetin-Camcı” ile boyumuzun ölçüsünü almış, “Bursa’da sinema yapılmayacağını anlamadınız mı?” diyenlerin uyarılarına rağmen, kısa film ve belgeseller çekmeye devam etmiştik…
16mm Sinema Atölyesi’nin kuruluşunun 10. yılındayız. Bursa’yı ve ülkemizi ulusal ve uluslar arası platformlarda temsil edecek nitelikli işlere imza attık 10 yılda.
Ve 6 yıl sonra yeni bir sinema filmi yapmak için harekete geçtik.
Geç bile kaldığımızın farkındayız…
Arada bir kaç teşebbüsümüz olsa da, yeterli destek ve kaynak bulamadığımızdan hayata geçiremeyen o projeleri rafa kaldırıp, daha başka ve özel bir proje geliştirdik: Ç-Engel
Evet, “Engel değilÇ-Engel Selami’nin Fevkalade Hikâyesi”ni film yapmak istiyoruz. Eldeki olanaklar kapsamında projemize maddi kaynak sağlamak, filmimizi yine Bursa’nın öz kaynaklarıyla ve bu kez daha iyi ve doğru koşullara çekmek için internet ortamında bir fon oluşturduk.
Sadece bir sinema filmi olmayan, aynı zamanda sosyal sorumluluk projesi kapsamında, “Apert sendromu”na farkındalık yaratacak projemiz için http://www.fongogo.com/ adlı internet ortamında faaliyette olan yerli bir platformda oluşturduğumuz profil ile 50 Bin TL toplamak için 3 ay önce kolları sıvadık.
İnSanat Derneği adına resmi bağış toplama yetkisiyle oluşturduğumuz fon için Bursa’da çalmadığımız kapı kalmadı.
Projenin önemini ifade etmek için Bursa BŞ Belediyesi Başkanı Recep Altepe’den defalarca randevu istedik, araya hatırlı isimleri koyduk… Aynı sunumu Bursa’mızın Valisi Türkiye Cumhuriyeti’nin kentimizdeki temsilcisi Sayın Münir Karaloğlu’na yapmak istedik ama ne Sayın Altepe, ne de Vali bey bizi ciddiye almadı, lütfedip görüşmek istemedi…
Osmangazi Belediyesi zaten, kendi sınırları içerisinde sanat yapmaya çalışan bizim gibi bir sivil toplum örgütünün farkında bile değil ki, başkan Mustafa Dündar beyin randevu vermeyeceğini bile bile yine talepte bulunduk ama nafile, Dündar’ın dünyasına yaklaşmamız imkânsız kaldı.
Gazetecilik dernek ve cemiyetlere bizzat kendim gidip sunum yaptım, Ak Parti’li Bursalı vekillerimize telefonla ulaşıp görüşme talebimiz oldu. Projemiz partiler üstü bir iş olmasına rağmen sadece CHP Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil ile görüşebildik. İrgil destek olacağını söyledi ve hemen Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ile bağlantıya geçti…
Ardından da Bursa Nilüfer Rotary Kulübü’ne, sonra da Koza Lions Kulübü’ne birer sunum yaptık. Sadece Koza Lions bir miktar destekte bulundu…
Bursa Ticaret Sanayi Odasına (BTSO) ulaşmaya çalıştık, ama beyhude bir çabaymış, onu da anladık! Facebook’ta 2822 kişilik arkadaş gurubumdan sadece 8 arkadaşım katkıda bulundu ki, fon hesabına yapılan bağışlar karşılıksız değildi. Her destek karşılığında, ana sponsorluktan, filmde rol almaya, afiş ve DVD ve Gala’ya davet edilmeye kadar bir takım ödüller vaat ediliyordu.
20 TL’den başlayıp, 50, 100 ve 25 Bin TL’ye uzanan kalemlerde destek yapılabilirken 93 günde sadece 1680 (yazıyla: bin altı yüz seksen) Türk Lirası toplayabildik…
Oysa sadece Facebook arkadaş grubumdan gerçek anlamda, kredi kartı kullanan ve beni doğrudan tanıyıp mücadelemizi bilen en az 500 kişi vardır diye düşünüyoruk; sadece20’şer TL destekte bulunmuş olsalardı, projemiz için hatırı sayılır bir katkı yapmış olacaklardı.
Bakın sadece 20 TL diyorum; “Yirmi Türk Lirası” neredeyse iki paket sigara parası…
Ve bir kez daha anlaşıldı ki Facebook arkadaşlığı da en az Bursalılar ile hemşehri olmak gibi gerçeklikten uzak bir illüzyonmuş…
Ç-Engel filmimizi çekebilmek için fon hesabımız tek yol değildi elbet.
Kaldı ki, projemizin gerçek bütçesi 2 milyon TL civarında. Bunun için TC Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’ne başvuruda bulunduk.  Bakanlık bu kez destek olarsa filmimizi çekeriz, destek olmazsa, ki bugüne kadar bizi yok sayan devlet bundan sonra tanır mı bilemem ama muhtemelen nasıl bir strateji belirler de filmimizi çekeriz, veya çekebilir miyiz?
Allah kerim…

NOT: Projemize destek olan ve 1680 TL toplamamıza katlı sağlayan 17 kişiye çok teşekkür ediyorum. Eğer bu film çekilirse onların desteği yadsınamaz!

Hiç yorum yok: