Öncelikle şunu anımsatmakta yarar var: PKK bir terör
örgütüdür. Bu örgütün lideri ömür boyu hapis cezasıyla İmralı’da cezasını
çekmekte. Yani suçu sabit. O bir “Bebek Katili” Ayrılıkçı terör örgütü PKK’nın
kurcusu ve 40 bin kusur insanın yaşamını yitirmesinde bir numaralı suçlu.
Peki PKK Lideri, yani Apo lakaplı Abdullah Öcalan suçlu
da, TC suçsuz mu?
Elbette, en az PKK ve Apo kadar TC’nin bu güne dek gelmiş
geçmiş tüm hükümetleri de suçludur.
PKK ve Apo’nun var oluş amacı Türkiye’den ayrılarak
bağımsız bir Kürt devleti kurmak.
Bugüne kadar eylemlerini ve katliamlarını bu amaç
doğrultusunda yaptı.
İlk eylemlerinde de doğrudan masum Kürt köylülerini hedef
aldı.
Şiddet kullanarak Kürt halkını yıldırmayı, sonra da
saflarına çekmeyi amaçladı. Buna TC de ciddi katkı sağladı (bilinçli ya da bilinçsiz şekilde) zemin hazırladı, katkı sağladı.
Son dönemlerde, AKP hükümeti ile yürütülen barış süreci kapsamında,
“bölünme” dillendirilmese de, gönüllerinde yatan gizli emel, “mutlak ayrılık,
bağımsız Kürdistan”
Ancak bunun nasıl olacağına dair somut bir plan yok
ortada. Zira, Suriye’de farklı bir Kürt oluşumu, Irak’ta farklı, Türkiye’de
farklı ve hatta İran’da bile daha farklı bir Kürt ideolojisi söz konusu…
Olası bir Kürdistan devletinin hangi liderin yönetiminde olacağı
en büyük sorun.
Bir başka sorun da TC içindeki Kürt nüfusun bu olası ayrılıkta
takınacakları tavır.
İşte bütün mesele de burada.
Yarın öbür gün TC bölünüp de Kürdistan kurulduğunda, kaç TC vatandaşı Kürt batıdaki rahatını bozup Kürdistan’a gidecek?
Oysa bir referandum yapılsa belki de sorun çözülecek.
Kürtlere, “TC’den ayrılmak istiyor musunuz?”, Türklere de
“Kürtlerlerle bir arada yaşamak istiyor musunuz?” diye sorulsa…
Sonuç ne olur?
İskoçya bunu halkına sordu ve çoğunluk ayrılığa, “Hayır”
dedi.
E Türkiye’de de durum farklı olmayacak. Çünkü sokaktaki Kürt
batıdan ayrılmaya hiç de niyetli değil.
İşte bunu bilen ayrılıkçı terör örgütünün üst düzey yöneticileri,
bu ayrılığı seve seve değil, zorla gerçekleştirmek için şiddete baş vuruyor,
batıdaki Kürd’ü, sokaktaki Türk’e saldırtmayı amaçlıyor.
Bununla ilgili çok oyun oynandı, çok kan aktı. Bayraklar
yakıldı, fabrikalar yağmalandı, masum öğretmenler katledildi…
Ama olmadı da olmadı.
Hani Ermenilere soykırım yapmakla itham edilen Türkler
var ya; nedense Almanlar gibi silkelenip(!) Kürtlerin evlerine çarpı işareti
koyarak onları gaz odalarına atmayı düşünmedi, Sırplar gibi toplu katliamlar yapmadı, Klu Klux Klan’lar gibi saldırılarla
Kürtleri hedef almadı…
Türkler uyuşuk millet. Saddam’ın Halepçe’de yaptığı gibi
Kürtleri kimyasal ile zehirlemeyi bile akıl edemedi…
Şimdi, yani bugün PKK güdümündeki Kürt kardeşlerimiz,
sokaktaki masum Kürtleri hedef haline getirmek için, Türkleri kışkırtmaya
başladı yine.
Yine bayrak yakma, okul yıkma, hatta ve hatta Atatürk büstlerini
parçalama taktikleriyle arı kovanına çomak sokmaya çalışıyor.
Olan Türkiye’de yaşayan tüm halklara oluyor. Huzur yok!
Peki kim mutlu?
İşte asıl yanıtlanması gereken soru bu?
Müslümanların yaşadığı coğrafyada neden “huzur yok?”
E hani ‘Huzur İslamda’ydı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder