Birçok yönden eleştirebiliriz, yanlışlarını da
sıralayabiliriz tek tek ama müsaade ederseniz, Bursa BŞ Belediyesi’nin Cumhurbaşkanı
Erdoğan tarafından Bursa’ya atanan yeni ve en son başkanı Alinur Aktaş’ı bir konuda tebrik
etmek istiyorum!
Neden peki?
Çünkü bir önceki başkan Recep Altepe’nin yapmadığı ya da
yapamadığı şekilde kendi tiyatrocularına sahip çıkacağını gösterdiği için…
Görüntüde sahip çıkacak gibi görünüyor; yarın ne olur, bunun
sadece göz boyama bir ziyaret mi olduğu anlaşılır mı bilemem.
Böyle yaparsa övdüğümüz gibi eleştirmesini de biliriz…
Ama ben tebriklerimi önceden yapayım dedim.
Sn Alinur Aktaş, belediyesine bağlı olan Şehir Tiyatrosu’nun
oyuncularını, TKM (Tayyare Kültür Merkezi’nde) yeni sezon öncesi hazırlanan oyunun
provası sırasında ziyaret etmiş ve başarılar dilemiş.
Bu davranış, Recep Altepe’den göremediğimiz bir durumdu,
o nedenle hem şaşırdım, hem de mutlu oldum.
Ki, Altepe eksi tarihi binada uzun yıllar görev yapmasına,
TKM iki adımlık mesafede bulunmasına rağmen (adam akıllı) ne bir oyunlarını
izledi, ne de başarılar diledi kendi sanatçılarının…
“Sanatsız kalmış bir milletin hayat damarlarından biri
kopmuş demektir” diyen ülkemizin kurucu önderi Mustafa Kemal Atatürk’ün bu
veciz sözünün altının doldurulması adına, Sn Aktaş’ın çabasını takdirle
karşılıyorum.
Bu sanatsal çabanın salt tiyatro ile değil, Recep Altepe
döneminde sudan sebeplerle harcanan İpek Yolu Film Festivali’nin yeniden hayata
geçirilerek sinema sanatı adına da yapılmasını diliyorum.
Recep Altepe döneminde belki de hayata geçen tek ve en
önemli festivalin Uluslararası Fotoğraf Festivali FotoFest’in de Alinur Aktaş
döneminde yeniden canlanacağını umut ediyorum.
Çünkü ilk başladığında Bursa eski Milletvekili Ceyhun İrgil
ve BUFSAD çabalarıyla hayata geçmiş ve İpek Yolu Film Festivali’nden sonra
kente fark edilir bir sanatsal dinamik kazandırmıştı. Lakin son 3 yıldır FotoFest
ilk yıllarda ki heyecan ve canlılığını yitirmişti.
Çünkü festival demek bayram demek, yani bu bir sinema
festivali ise “sinemanın bayramı”, fotoğraf festivali ise “fotoğrafın bayramı”
veya “müziğin ya da kültürün bayramı” anlamı taşır. Bir kent sadece hanları
hamamları, yolları, alt yapısıyla değil, sanatı ve kültürüyle de yükselmeli.
Sn Altepe döneminde takdirle karşıladığımız han ve
hamamların onarımı o nedenle yeterli bir çaba değildi. Onları onarmak, yeniden
hayata geçirmek eyvallah da, yaptıklarınızı dünyaya anlatabilmek için sanata ev
sanatçıya ihtiyacınız var; eğer o kültür merkezlerini sanatla, (sadece
geleneksel sanatlar da yetmez) çağdaş sanatlarla desteklemezseniz, ortaya güdük
bir manzara çıkar. İnsanları sanat merkezlerine çekmenin yolu da sanata ve
sanatçıya sanatlarını icra edebilecekleri ortam yaratmaktan geçer.
O nedenledir ki; Alinur Aktaş hem genç olmasının verdiği
dinamikle, hem de sanata bakış açısıyla Bursa’da özlemini duyduğumuz “Sanat
Şehir Bursa” etiketinin altını doldurabilecek potansiyele sahip görünüyor.
Elbette, potansiyele sahip olmakla o potansiyeli
değerlendirmek aynı şey değil ama hiç olmazsa ben, Bursa’da sanatla iştigal
eden ve eli kalem tutan biri olarak Sn Aktaş’ta bunun ışığını görüyorum.
Umarım kendisi bu ışığı sadece tek bir yöne değil, taraflı
tarafsız ayırımı yapmadan, Bursa’nın, Bursalı’nın yararlanabileceği “her bir
yöne” çevirip oyumuzu hak ettiğini kanıtlar!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder