Perşembe, Eylül 07, 2017

Siz kaçıncı maymunsunuz?

Memleket aslında ikiye bölündü: Emekliler ve emeksizler(!) Emekliler derken, bildiğiniz emekli olmuş insanları kast ediyorum, emeksizler de tahmin ettiğiniz gibi işsiz kalmış ya da bırakılmış, itibarsızlaştırılmış, bir takım nedenlerle ötekileştirilmiş çapulcu takımı diyebiliriz, yani tıpkı benim gibi… Facebook hesabımdan, geçen gün, bir haber ajansında çalışırken Bursa’nın yerel gazetelerinden birine transfer olan emekli bir gazeteci arkadaşımla ilgili paylaşımı gördüm. Paylaşılan fotoğrafta ki her gazeteci emekliydi ama hala çalışıyorlardı. Herkes emekli kardeşimizi tebrik eden mesajlar bırakıyordu paylaşımın altına. Sonra kendi durumumu düşündüm ve altına yorum yaptım. Daha sonra yaptığım yorumu buraya eklemek için paylaşıma baktığımdaysa yazdıklarımı göremedim. Burada ismini yazmayacağım değerli ve emekli ve hala çalışabilen bu gazeteci arkadaşım yorumumu silmiş. Bunun üzerine ben de şunu yazdım: Verdiğim rahatsızlık için özür dilerim ama yorumumu silmeniz, gerçeği görmenizi engellememeli, zira hem solcu hem de duygusuz olunmaaaaz(!)
Muhtemelen bunu da silecektir…
Silsin sorun değil ben de ardından Twitter hesabımdan şu nu yazdım: #İddiaEdiyorum; emekliler kenara çekilip "biraz da işsizler çalışsın, onlar da evlerine ekmek götürebilsin, bayramları beş parasız geçirmesinler!" dediği gün bu ülke adam olur!🇹🇷
Yalan mı? Değil tabi, peki kaç kişi bu yazdıklarıma tepki verdi dersiniz? Twitter’den sıfır, Facebook’tan 8 kişi… tabi beğenme ve ifade belirtme var! Ve iki yorum. Facebook arkadaşlarımdan Sadi Gucluer Doğru söze ne denir! dedi ve fotoğraf sanatçısı Abit Kullebi TC tepki verdi!
Sonra da altına şu yorumları yaptım:
Peki solcu olup da işsizleri düşünmeden hala çalışabilen ve kendine solcu diyen gazeteciler, öğretmenler, memurlar, utanmadan kendilerine nasıl hala solcuyum diyebiliyor?
--
Diyelim ki solcular dinsiz, imansız, kimilerine göre de vicdansız(!) Peki alnı secdede olup da işsizleri düşünmeden hala çalışabilen ve kendine "elhamdülillah Müslümanım" diyen gazeteciler, öğretmenler, memurlar, utanmadan kendilerine nasıl hala ümmeti Muhammet diyebiliyor?
--
Evet, solcular iktidarda değil yaptırımları yok, iyi ama ülkenin kontrolü, "elhamdülillah Müslümanım" diyen mümin kardeşlerimizde, peki onlar neden ülke refahını artırmak için bi şey yapmazlar, neden emekli olmuş bir vatandaş çalışmak zorunda bırakılır ve (resmi ya da özel) kurumlar neden işsizler ortada perişan haldeyken emeklileri tercih eder ve siyasi otorite neden buna bir çözüm üretmez, üretemez?
--
 "elhamdülillah Müslümanım" diyen güruh iktidar sarhoşu olmuş durumda, onlara ne desek nafile, 15 yıldır tıksırıncaya kadar yandaşlarını ihya ettiler, emekliler mi çalışıyormuş, işsizlerin durumu perişanmış, bunu dert edecek durumda değiller ama benim üzüldüğüm konu, özellikle medyada "Hak hukuk Adalet" diye slogan atan, "Ben solcuyum uleyn, solcuuu!" diye böğüren bazı tatlı su solcularının, emekli olmalarına rağmen hala utanmadan çalışıyor olmaları ve işsiz onca meslektaşları için gıklarını bile çıkarmamaları... Sonra anlıyorum ki, "yok aslında bir farkları, ha solcu, ha Müslüman, ha süslüman, hepimiz aynı b.kun sineğiyiz, çürümüşlük, toplumun sağından solundan, altından üstünden, tepeden tırnağa kadar kangren gibi sarmış her yanımızı... Çaresi yok, çürüyen organ kesilip atlır, lakin çürüyen organ baş olunca sonumuzu varın siz düşünün!
…diye yazdım, yazdım da ne oldu!?
Hiç… Tıpkı, “aman bana dokunmayan yılan bin yaşasın” modunda ahali, üç değil dört maymun vaziyette herkes; “Duymadım, görmedim, söylemedim ve çükümde bile değil!”
Çok mu sert oldu.
Olsun, sert olsun! Çürümekten, vicdansız kalmaktan iyidir.
Sahi, siz kaçıncı maymundunuz?




Hiç yorum yok: