Memleket aslında ikiye bölündü: Emekliler ve emeksizler(!)
Emekliler derken, bildiğiniz emekli olmuş insanları kast ediyorum, emeksizler
de tahmin ettiğiniz gibi işsiz kalmış ya da bırakılmış, itibarsızlaştırılmış,
bir takım nedenlerle ötekileştirilmiş çapulcu takımı diyebiliriz, yani tıpkı benim gibi… Facebook
hesabımdan, geçen gün, bir haber ajansında çalışırken Bursa’nın yerel
gazetelerinden birine transfer olan emekli bir gazeteci arkadaşımla ilgili
paylaşımı gördüm. Paylaşılan fotoğrafta ki her gazeteci emekliydi ama hala çalışıyorlardı.
Herkes emekli kardeşimizi tebrik eden mesajlar bırakıyordu paylaşımın altına. Sonra
kendi durumumu düşündüm ve altına yorum yaptım. Daha sonra yaptığım yorumu buraya eklemek
için paylaşıma baktığımdaysa yazdıklarımı göremedim. Burada ismini yazmayacağım
değerli ve emekli ve hala çalışabilen bu gazeteci arkadaşım yorumumu silmiş. Bunun
üzerine ben de şunu yazdım: Verdiğim rahatsızlık için özür dilerim ama yorumumu
silmeniz, gerçeği görmenizi engellememeli, zira hem solcu hem de duygusuz
olunmaaaaz(!)
Muhtemelen bunu da silecektir…
Silsin sorun değil ben de ardından Twitter hesabımdan şu
nu yazdım: #İddiaEdiyorum; emekliler kenara
çekilip "biraz da işsizler çalışsın, onlar da evlerine ekmek götürebilsin,
bayramları beş parasız geçirmesinler!" dediği gün bu ülke adam olur!🇹🇷
Yalan mı? Değil tabi, peki kaç kişi bu yazdıklarıma tepki
verdi dersiniz? Twitter’den sıfır, Facebook’tan 8 kişi… tabi beğenme ve ifade
belirtme var! Ve iki yorum. Facebook arkadaşlarımdan Sadi Gucluer “Doğru söze ne denir!” dedi ve fotoğraf sanatçısı Abit Kullebi TC tepki verdi!
Sonra da altına şu yorumları yaptım:
Peki solcu olup da
işsizleri düşünmeden hala çalışabilen ve kendine solcu diyen gazeteciler,
öğretmenler, memurlar, utanmadan kendilerine nasıl hala solcuyum diyebiliyor?
--
Diyelim ki solcular
dinsiz, imansız, kimilerine göre de vicdansız(!) Peki alnı secdede olup da
işsizleri düşünmeden hala çalışabilen ve kendine "elhamdülillah
Müslümanım" diyen gazeteciler, öğretmenler, memurlar, utanmadan
kendilerine nasıl hala ümmeti Muhammet diyebiliyor?
--
Evet, solcular
iktidarda değil yaptırımları yok, iyi ama ülkenin kontrolü, "elhamdülillah
Müslümanım" diyen mümin kardeşlerimizde, peki onlar neden ülke refahını
artırmak için bi şey yapmazlar, neden emekli olmuş bir vatandaş çalışmak
zorunda bırakılır ve (resmi ya da özel) kurumlar neden işsizler ortada perişan
haldeyken emeklileri tercih eder ve siyasi otorite neden buna bir çözüm
üretmez, üretemez?
--
"elhamdülillah Müslümanım" diyen
güruh iktidar sarhoşu olmuş durumda, onlara ne desek nafile, 15 yıldır
tıksırıncaya kadar yandaşlarını ihya ettiler, emekliler mi çalışıyormuş,
işsizlerin durumu perişanmış, bunu dert edecek durumda değiller ama benim
üzüldüğüm konu, özellikle medyada "Hak hukuk Adalet" diye slogan
atan, "Ben solcuyum uleyn, solcuuu!" diye böğüren bazı tatlı su
solcularının, emekli olmalarına rağmen hala utanmadan çalışıyor olmaları ve
işsiz onca meslektaşları için gıklarını bile çıkarmamaları... Sonra anlıyorum
ki, "yok aslında bir farkları, ha solcu, ha Müslüman, ha süslüman, hepimiz
aynı b.kun sineğiyiz, çürümüşlük, toplumun sağından solundan, altından üstünden,
tepeden tırnağa kadar kangren gibi sarmış her yanımızı... Çaresi yok, çürüyen
organ kesilip atlır, lakin çürüyen organ baş olunca sonumuzu varın siz düşünün!
…diye yazdım, yazdım da ne oldu!?
Hiç… Tıpkı, “aman
bana dokunmayan yılan bin yaşasın” modunda ahali, üç değil dört maymun vaziyette
herkes; “Duymadım, görmedim, söylemedim
ve çükümde bile değil!”
Çok mu sert oldu.
Olsun, sert olsun! Çürümekten, vicdansız kalmaktan
iyidir.
Sahi, siz kaçıncı maymundunuz?
Sahi, siz kaçıncı maymundunuz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder