Ne bahtsız şehir Bursa!
Kentin tarihi ve kültürel ihtişamına yaraşır bir valiye yıllardır hasret...
Gelen vali giden valiyi değil mumla, kibrit aleviyle
aratıyor maşallah(!)
Sahabettin Harput, gitti Münir Karaloğlu geldi…
Harput meğer Fetöcüymüş, tutuklandı, şimdi içerde!
Yerine gelen Karaloğlu, saçma sapan uygulamaları
yetmiyormuş gibi giderayak Bursa’yla alakası olmayan çirkinlik sembolü laleli
logoyu kakaladı, Antalya’ya gitti.
Aman, Münir beyden kurtulduk, oh ne ala, demeye
kalmadan Urfa'dan İzzettin Küçük geldi, ama geldiğine, geleceğine Bursalı'yı pişman etti. Kısa sürede Bursalının başına bela oldu, hamd
olsun(!)
Hangi uygulamasını eleştirsem bilemiyorum...
Ohal ortamının valilere tanıdığı aşırı yetkilerle, vali değil sanki kentin padişahı mübarek.
(Bursa Valisi İzzettin Küçük) |
Bursa Bursa olalı böyle sevimsiz vali görmedi.
Oysa Osmanlı’nın ilk başkenti Bursa.
Ahmet Vefik Paşalar, Haşim İşcanlar, İhsan Sabri
Çağlayangilller, Zekai Gümüşdişler, Ali Fuat Güvenler iz bırakıp geldi geçti bu
şehirden. Lakin, İzzettin Küçük gibi acımasızı gelmemişti…
Ohal gerekçesiyle okullarda küçücük çocuklara eziyete
varan uygulamalar getiren ilk vali İzzettin bey oldu.
Habere bakın hele:
OHAL nedeniyle okula alınmayan veliler, çocuklarına tel
örgüden yemek veriyor! Bursa'da merkez Osmangazi ilçesinde tam gün eğitim veren
Şehit Onbaşı Tolga Taştan İlkokulu’nda bu yıl öğrencilerin öğle tatilinde okul
dışına çıkışlarının yasaklanması yemek sorununa neden oldu.
Bu nasıl bir mantıktır ey Bursa’nın çiçeği burnunda
valisi İzzettin Küçük, okullara böyle bir kararname dayatmak hangi vicdana
sığar?
E tabi minik öğrencilere bu muameleyi layık gören
zihniyet büyüklere acır mı?
Polis ekipleri, yürüyüşün Olağanüstü Hal uygulamasına
aykırı olduğunu bildirerek izin vermedi. Yürüyüş yapmakta ısrar eden
yurttaşlara çevik kuvvet ekipleri çok sert müdahale bulundu, müdahalede 29 kişi
gözaltına alındı.
(Bursa polisi Ohal bahanesiyle eylemcilere Setbaşı'nda acımadan saldırdı!) |
Ortada ne bir şiddet var, ne bir hakaret, ne bir saldırı... Toplananlar uzaydan gelmemişti, hepsi Bursalı ya da uzun yıllardır Bursa'yı yuva bellemiş, vergi veren TC vatandaşları, gayet çağdaş bir anma gerçekleştirme, demokratik
haklarını kullanma niyetindeler.
Vay sen misin, toplanan!
Özünde halkın polisi olması gereken Bursa polisi, Ohal’in
ve vali hazretlerinin kendilerine tanıdığı yetkiye dayanarak, Allah ne verdiyse
kalabalığa dalıyor, gözüne kestirdiğini jopluyor, kafalarını yarıyor, yakaladığını
da, suçlu suçsuz ayırımı yapmadan (ki işlenmiş bir suç da yok!) ters kelepçe ile
gözaltına alıyor.
İşin ilginci Setbaşı’nda toplanan Bursalı hemşerilerine
sert şekilde müdahale ettiren İzzettin bey, aynı saatlerde Bursa Kent Meydanı’nda toplanan
ve hilafet bayrağı açan bir başka grubun (sanki Ohal onlara yokmuş gibi) eylem
yapmalarına izin vererek (belki de izinsiz toplanmalarına göz yumdu)
vatandaşlarına çifte standart uyguladı.
(Kent Meydanı'nda Ohal yok, eylem serbest...) |
Bir vali halkına böyle bir ayrımcılık yapar mı? Valinin
adı İzzettin Küçük’se yapar!
E hani gerçek demokrasi gelmişti artık ülkeye? Çok değil
daha bir ay önce o meydanlarda “işte millet, işte demokrasi” diye haykıranlar
yalan mı oldu?
O meydanlara ne diye demokrasi adını verdiniz, siz kimin
valisisiniz ey İzzettin Küçük?
Bursa’ya ne için geldiniz?
Bursa halkına zulüm etmek size keyif mi veriyor?
Unutmayın ki, siz bir memursunuz ve boğazınızdan geçen her dilim
lokmada, bu halkın maaşlarından kesilen verginin hakkı var!
Kimin valisi olduğunuzu unutmayın, bugün varsınız, yarın
yoksunuz ama Bursalılar hep bu kentte olacak...
Gerçek olan biziz, siz sadece
atanmış bir memursunuz!
Çünkü biz Bursalıyız, yoktur inkârımız,
demokrasi sadece sizin değil bizim de hakkımız!
@SuatOktySnck
@SuatOktySnck
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder