İnegöl’den atanarak Büyükşehir Belediyesi makamına oturtulan
Bursa’nın çiçeği burnunda belediye başkanı Sn Alinur Aktaş, Merinos Atatürk Kongre
ve Kültür Merkezi’nde Bursalı hemşehrileriyle buluştuğu sırada ben de oradaydım.
Görevden alınmasına “gık” bile diyemeyen, Bursalıların oy
vererek seçtiği Sn Recep Altepe’den sonra Cumhurbaşkanımız Sn Recep Tayyip
Erdoğan’ın talimatıyla atanan Aktaş’ın Altepe’den ne farkı olduğunu merak
ediyordum.
Neyse Recep bey günahıyla sevabıyla görevden el çektirildi
ve yerine İnegöl’den Alinur Aktaş geldi. Kamuoyuna yansıyan bilgilere bakınca Aktaş’ın
pozitif bir izlenim uyandırdığını söyleyebilirim. Suya ve ulaşıma yapacağı
indirim, metroda abartısız şekilde seyahat edip vatandaşlarla sohbetlemesi, asıl
adı Yalova Yolu olan ama nedense İstanbul Caddesi diye ismi değişen güzergahta
süren T2 tramvay hattı çalışmaları nedeniyle yaşanan sıkıntıları bizzat
esnaftan dinlemek için harekete geçmesi ve vatandaşlarla buluşma öncesi, kurum
ve kuruluşlardan, çelenk ve çiçek gönderilmesi yerine Bursa Orman Bölge
Müdürlüğü hesabına fidan dikilmesi için bağış yapılmasını istemesi, Aktaş
hakkındaki olumlu düşüncelerimi pekiştirmişti.
Merinos AKKM’de ki “vatandaşlarla buluşma” etkinliğinin
ise aslında bir sohbet ve tanışma havasında geçeceğini aptalca bir düşünce ile
ummuştum.
İnSanat Derneği’nden Merinos’a doğru yürürken olası bir
durumda Sn başkana yöneltebileceğim soruları kafamda sıralıyordum. Fakat AKKM’ye
geldiğimde gördüğüm kalabalık ve insan profili nasıl bir ülkede ve şehirde
yaşadığım gerçeğini gösterdi bana.
Bu bir tanışma ya da buluşma toplantısı değil, düpedüz
Sn Alinur Aktaş’ın partililerine kendini tanıtma etkinliğiymiş. Yoksa, çoğunluğu sadece Ak Partililer değil, diğer parti ve bir çok sivil tolum örgütü temsilcileri de gelmiş olurdu. AKKM fuayesinde hazır
bekleyen Mehter takımı, koskocaman bir kürsü ve ekran ve çoğunluğu Ak Partili
kalabalık... Devrik belediye başkanı(!) Sn Altepe’ye hizmetlerinden ötürü
teşekkür etmesi ile konuşmasına başladı Sn Aktaş. “Sayın Cumhurbaşkanımız ile
görüştük. (Tercümesi: Beni buraya Reis gönderdi) Bugün de buradayız.
(Tercümesi: Bakın ben geldim) Çok çok teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız, iyi
ki buralara geldiniz." dedi. Fakat bu dediklerini kimse dinlemedi.
Hadi kimse demeyeyim, belki ön safları kapanlar dinliyormuş
gibi yapmış olabilir de orta ve arka sıralardaki Ak Partililer ya sohbet
ediyorlardı ya da selfie (özçekim) yapıyorlardı.
Mesela, Sn Aktaş’ın “Allah meşakkatli bir işi bana nasip
etti. Hiçbir zaman yüksünmeyeceğiz" derken “Allah değil de bu meşakkatli
işi Reis sana nasip etti” diye kaç kişi aklından geçirmiştir, diye düşünmeden
edemedim.
Neyse, Allah’ı karıştırmadan ben Sn Alinur Aktaş’a o
hengamede sorma fırsatı bulamadığım sorularımı buradan aktarmak istiyorum.
Önce hayırlı olsun göreviniz Sn Aktaş!
Soru 1- Siz Bursa ve Bursalıların mı belediye başkanı
olacaksınız, yoksa sadece Ak Partililerin mi?
Soru 2- Recep Altepe’nin bir pop şarkıcısı gibi her
tarafa (belediye bütçesinden) posterlerini asarak yüzünü görmekten bıktırdığı
gibi siz de kentin her yanına afişlerinizi asacak mısınız?
Soru 3- Recep bey kenti dolaşmaya çıktığında, etrafında en
az 20-30 kişilik (hep aynı tiplerden oluşan) bir kalabalık olurdu, sizin de
benzer bir grubunuz olacak mı?
Soru 4- Recep bey göreve geldiğinin ikinci yılında,
rahmetli Hikmet Şahin’in başlattığı Uluslararası İpek Yolu Film Festivali’ni
bitirmişti. Sizin sanat ve dolayısıyla sinemaya bakış açınız nedir? İpek Yolu
Film Festivali’ni yeniden devam ettirme ihtimaliniz nedir?
Soru 5- Sn Recep Altepe’yi etrafındaki insanlar ve danışmanlarının
yanlış yönlendirdiğini düşünenlerdenim. Sizin danışmanlarınız değişecek mi?
Yoksa aynı ekiple mi devam edeceksiniz?
Soru 6- Sn Altepe fotoğrafçılık dışında modern sanatlardan
pek hoşlanmazdı, o nedenle bizim gibi sanat derneklerine, görevi boyunca asla
randevu vermez, görüşmezdi. Sizden randevu istesek, Altepe gibi kapıları
yüzümüze kapatır mısınız, yoksa rahmetli Hikmet Şahin gibi görüşmeyi kabul edip
bizim düşüncelerimizi dinler misiniz?
Sayın Aktaş!
Bizim (benim) için belediye başkanlarının isimleri ve
partisinin önemi yoktur. Önemli olan kente vereceği hizmettir. O nedenle ilk
seçiminde Sayın Recep Altepe’ye oy veren Bursalı hemşerilerimizden biri de
bendim. Ama sonraki süreçte yaptıklarıyla beni pişmanlığa sürükleyen bir tercih
olmuştur ve büyük bir hayal kırıklığın adıdır benim için Recep Altepe.
O nedenle size bu yeni ve zorlu görevde başarılar
dilerken, yapacağınız her yararlı-doğru hizmeti alkışlayacağımızı, yanlış, işlevsiz
ve Bursa’ya değer katmayan faaliyet ve tutumlarınızı en ağır şekilde
eleştireceğimizi anımsatmak isterim.
Çünkü yaşadığı şehre ve kültürüne önem veren kentli olma
bilincine haiz her Bursalı’nın “çağdaş ve huzurlu yaşama” hakkının bulunduğunu,
bunun için eleştirme hakkına da sahip olduğunu anımsatmak istiyorum.
Unutmayın! Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’ne sizi
(sözde) dinlemeye gelen ama selfie çekmek ve geyik çevirerek kalabalık
yapmaktan öteye geçmeyenlerden ibaret değil Bursa. Siz zaten biliyorsunuz ama bir daha anımsatmak isterim: Tarihi, kültürü, sporu ve
sanatıyla Osmanlı’nın hem ilk başkenti, hem de sanayisiyle Türkiye ekonomisinin can damarıdır…
Bugüne kadar yanlış yönetildiğini ve potansiyelinin
değerlendirilemediğini düşündüğüm bir zamanların yeşil Bursa’sının sizinle
birlikte hak ettiği düzeye geleceğini umut etmek istiyorum.
Önünüzde kısa bir süre var, bu kısa sürede bununla ilgili
umut verirseniz ilk seçimde aday gösterildiğinizde en büyük destekçiniz biz
oluruz.
Aksini yaparsanız, İnegöl orada…
Saygılar, başarılar…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder