Almanya Federal Meclisi'nin Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili aldığı kararın kimin işine yaradığına bakmak lazım.
Bir kere, şunun altını çizelim: Bu karar Türklere de Ermenilere de yaramaz.
Şimdi; bu yazıyı Arnavut asıllı bir TC vatandaşı olarak kaleme
aldığımı ifade etmek isterim. Yani bu konuda şoven bir Türk olma ihtimalim hiç yok! Konuya objektif bir Tc vatandaşı olarak yaklaşmaya çalışacağım. Önce, "soykırım
nedir?" sorusuna yanıt bulmamız gerekiyor... Kelimenin anlamına da
baktığımızda, bir milletin, kendinden olmayan bir başka milletin kökünü, soyunu
kurutmak, tarihten yok etmek için yaptığı bir eylem olarak açıklamak mümkün...
Ermeni tehciri ya da bazılarının dediği gibi soykırım iddiasında ise ortada gerçekten bir soyu yok etme durumu mu söz konusu, yoksa
bir milletin plansız ve programsız bir şekilde, zalimce ve acımasızca kendisini
savunma refleksiyle hareket edip, bunları bir yerden bir başka yere sürmesi mi?
Bunu iyi irdelemekte fayda var...
Ortada, karşılıklı bir trajedi olduğu aşikâr... Gerçekten
de Osmanlı o dönem, durup dururken, "ulan
şu Ermeniler de 2 milyon oldu, dur şunlardan bir kurtulayım, hepisini fizana
süreyim de telef olsunlar!" mantığıyla mı böyle bir olaya teşebbüs
etti, yoksa, kuzeyden Rusların kışkırtmasıyla Anadolu'da ki halka saldıran
Ermeni çetelerin ve onlara destek veren bazı Osmanlı Ermeni’sinin önünü kesmek
için böyle bir şey mi yaptı, iyi araştırmak lazım!
Hem üstelik, o tarihte Osmanlı yönetiminde Arnavutlar ve
Yahudilerle birlikte en etkili ve söz sahibi olan nüfuslardan biri de Ermeniler
olduğunu, bu tehcir, (kimine göre soykırım) nedense Osmanlı yönetiminde bulunan
Ermenileri hiç etkilenmemesi de ayrı bir tartışma konusudur. Ermeni lobisi ve
onlara destek olan, ABD, Rusya, diğer tüm batı ittifakı başından beri, "bu bir soykırım" diye
dayatıyor. 2 milyon Ermeni’yi (Osmanlı sorumlu olduğu halde) Türkler katletti
diye yıllarca propaganda yapıp durdular...
(Bu arada Osmanlı'nın da kendini hiç bir zaman Türk
görmediğini, kendine "Devlet-i
Aliyye" dediğini de anımsatmak isterim…) Zaman içerisinde soykırım
yaptığı suçlamasına maruz kalan ve konunun tarihçiler tarafından tartışılıp çözülmesi
gerektiğini ısrarla söyleyen Türkiye ne yazık ki hiç ciddiye alınmadı, konu,
Türkiye ile sorunu olan olmayan tüm diğer ülkeler tarafından suistimal edildi
durdu...
Ne zamanki Türkiye, "Bu
bir soykırım olamaz, gerçekte bir tehcirdir. Eğer bir hata ve sorumluluk varsa,
tehcir sırasında o insanların güvenliğini sağlayamamak olmalıdır" tezini
ortaya attı. Bunun üzerine Türkiye'nin elindeki tehcir kozunu kırmak için hemen
harekete geçen batı, tehcirin de soykırım kategorisinde değerlendirilmesi adına
uluslararası alanda kampanya başlattı...
Yani Türkiye yarın çıkıp "biz onları aslında öptük, fazla öperken de haddimizi aştık, o
nedenle iki milyon Ermeni öldü" dese, emin olun bunu da soykırım
kapsamına alacaklar.
Şaka bir yana. Ortada ciddi anlamda Türkiye aleyhtarı bir
kampanya yürütülmekte... Üzücü olan, ülke içinde de bu objektif olmayan kampanyaya
alet olan hatırı sayılır bir kitle var.
Beni bilen bilir; malum sistemi ve malum siyasetçileri
nasıl eleştirdiğim ortadadır. Ama Ermeni konusunda yaşanan bu süreç ne yazık ki
Türkiye karşıtı haksız ve kötü niyetli bir kampanyaya dönüşmüştür...
Günümüzde birçok kişi belki anımsamaz ama Ermeni terör
örgütü Asala'nın (sadece Türk Büyük Elçiliklerine karşı değil) dünya çapında
yaptıkları terör saldırılarında çok sayıda masum insan hayatını kaybetmiştir.
Ve ne yazık ki, Almanya ve diğer ülkelerin aldığı bu kararlar Ermeniler ile Türkler arasındaki düşmanlık ateşini daha fazla körüklemekten,
aradaki uçurumu daha da açmaktan başka bir işe yaramamaktadır, maalesef...
Geçen yıl Ermenistan'a gittim ve oradaki sefaleti
fakirliği bizzat gördüm. Ermenilerin Türkiye'ye o kadar çok ihtiyacı var ki...
Ama bu son olaylar, nefret ekmekten başka bir işe yaramamakta, olan yine
Ermenistan'daki fakir Ermeni halkına olmaktadır. Ne de olsa ABD, Fransa,
İngiltere, Almanya ve diğer ülkelerdeki Ermeni Losbisi'nin keyfi yerinde...
Çünkü, özellikle Batılı ülkeler; Fransa'nın Cezayir'de,
Tunus'ta, İspanya'nın, Mayalara, İnkalara, ABD'nin Kızılderlilere, Yunanlıların
Çemeria'daki Arnavutlara, Sovyetler'in Kırım'da tatarlara (ki o da tehcir
denebilir) Bulgarların Türklere, Sırpların yakın zamanda Bosna'da Boşnak,
Kosova'da Arnavutlara yaptıklarının yok sayılıp sadece Türkiye'ye yönelik böyle
bir tavır sergilemesine ne denebilir, bilmiyorum doğrusu...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder