7 Haziran’da
yapılacak Genel Seçimler için geriye sayım tam gaz devam ederken, memlekette
acayip bir demokrasi kavgası var!
AKP
diyor ki, “Biz milletvekili adaylarımızı
sivil toplum örgütlerinin, başkan ve yönetim kurulu üyelerinin de katıldığı temayül
yoklamasıyla saptıyoruz. Gerçek demokrasi budur işte!”
CHP
ise “tüm parti üyesi ve delegelerin katıldığı
bir ön seçim ile adaylarımızı belirliyoruz. O değil, esas demokrasi budur!” diyor…
Ne
güzel değil mi? Resmen demokrasi kavgası yaşıyoruz(!)
-Benim
demokratik temayül yoklamam, senin demokratik ön seçimini döver...
-Yok
hayır, benim ön seçimim gerçek demokrasidir ve senin temayül yoklamanı döver(!)
Dün
CHP’de ön seçim vardı. Üye ve delegeler 7 Haziran’da yapılacak genel seçimlerde
milletvekilliğine aday olan adayları sandıkta oyladı ve bu oylama hiçbir şekilde,
hiçbir güç tarafından değiştirilemeyecek. Çünkü bu partiye üye ve delege
olanların gerçek iradesi olarak resmen kayda girdi.
AKP
ise milletvekili adaylarını belirlemek için bugüne kadar denenmemiş bir yönteme
başvurdu ve temayül yoklamalarında oy kullanmaları için, tüm sivil toplum örgüt
başkanları ve yönetim kurulu üyelerine de oy kullanma hakkı tanıdı.
O
temayül yoklaması da bir hafta önce yapılmıştı. İnSanat Derneği başkanı olarak ben
de oy kullandım.
Oysa
bundan haberdar değildim. Daha bir hafta öncesinden, daha önce adını sanını
duymadığım, ismini cismini bilmediğim isimlerden cep telefonum mesaj (SMS) bombardımanına
uğradı.
“Ne oluyooor yahuuu?!” dememe kalmadan gerçek
anlaşıldı ve meğerse AKP’li aday adaylar kara kaşım, kara gözüm için değil, benim
bir oyum için yırtınıyormuş(!)
Bursa’nın
tanıtımında büyük önem taşıyan filmlerimizi çok büyük zorluklarla çekerken,
halimizi hatırımızı sormayan yerel politikacılar, vekillik yolunda aralanacak
ilk kapı için bana mesaj yağdırdılar!
Ertesi
gün AKP’nin bu nazik çağrısına icabet edip gittim tabi.
Atatürk
Kongre Ve Kültür Merkezi’nde bir hengame, bir curcuna ki sormayın gitsin. AKP’li
dostlar “İşte demokrasi budur!” diye
ağızları kulaklarında konuşurken, bugüne kadar bizim yaptığımız filmlere destek
olan sadece bir kişiyi aday adayları arasında gördüm ve onu da (Yüksel Yeni) listenin en başına yazdım!
Bu demokrasi
midir?
Evet
“bir demokrasidir” denebilir…
Amma
ve lakin durum ile ilgili orada gördüğüm dostlara bazı sorularım olmuştu.
Dedim
ki, “Şimdi ben burada bir tercih yaptım.
Bu yaptığım tercih ne kadar etkili olacak? Burada, temayül yoklamasında, üye,
delege ve ekstradan oy kullanma fırsatı tanınan sivil toplum örgütü
yöneticilerinin tercihi karşılık bulacak mı? Yoksa, parti genel merkezindekiler
yine de kendi bildiklerini mi okuyacaklar? Eğer temayül yoklamasından çıkacak
sonuçlara itibar etmeyeceklerse, böyle bir külfete ne gerek var? Son kararı
Başbakan Davutoğlu ve hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan verecekse, bu gerçekten de demokrasi midir?”
Bir
yanda CHP’nin ön seçimi, diğer yanda AKP’nin temayül yoklaması. CHP’de seçimin
sonuçları hemen akşamında alındı ve ertesi gün tüm kesin adaylar kamuoyuna açıklandı.
AKP’de
ise temayül yoklaması bir hafta önce yapılmasına rağmen hala ses seda, hala sonuç
yok!
Şimdi
tekrar soruyorum: Hangisi gerçek
demokrasi?
Ön
seçimle aday belirlemek mi, yoksa temayül yoklaması m?
Kararı
halkımız 7 Haziran günü sandıkta verecek!
Ya
gerçek demokrasi kazanacak, ya da…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder