Kıpraşma dediğime bakmayın, aslında ciddi bir fark vardı
önceki yönetimle…
Korona Virüs salgınıyla dünyayı etkisine alan pandemik
duruma kadar Karaca ve ekibi Bursa’da ses getiren eylemler yaptı, Allah var…
Fakat, amma ve lakin, ilginç bir haber okudum,
Bursaport.com’da…
Son kurultayda Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun
listesinde gençlik kontenjanından CHP Parti Meclisi'ne seçilen Gamze Pamuk
Ateşli, CHP Bursa İl Yönetiminin kendisini bir örgüt yöneticisi olarak yok
saydığını ileri sürerek tepki göstermiş…
Öncelikle şunu anımsatmak isterim; Gamze Pamuk Ateşli
hanımı ne tanır, ne de bilirim…
Hayatımda görmüşlüğüm de yok, yanından geçmişliğim de…
Başkan İsmet Karaca’yı ise çok yakından olmasa da tanırım,
bilirim…
Gamze Pamuk Ateşli hanımın iddialarını okuyunca şaştım
kaldım…
Böylesi bir dönemde birlik ve beraberlik içinde olması
gereken ana muhalefet partisinin, kendi içinde ayrışması akıl alır gibi değil…
Gamze hanım, Bursa İl Başkanlığı’nın bir süredir kendisini
yok sayan bir politika izlediğini ileri sürüyor, "Bu konuya daha fazla
sessiz kalmam olanaksızdır. Çünkü bu haksızlık hatta saygısızlık sadece şahsıma
yapılmamaktadır. Bu yok sayma ve umursamama aynı zamanda temsil ettiğim organa
karşı uygulanmaktadır. Böyle bir keyfiyeti kabul etmem ve hoş görmem
olanaksızdır" diyor.
CHP il teşkilatı, yani İsmet Karaca ve ekibi Gamze hanıma
karşı neden böyle bir “yok sayma” politikası izler, maksat nedir, neyi paylaşamazlar,
neyi çekemezler?
“Gamze
Pamuk Ateşli'den Bursa CHP'ye isyan!” başlıklı haber Bursaport’ta 25 Mayıs’ta
yer almış yani bayramda…
Hadi 3 gün bayram, ya sonrası?
Yani diyorum ki, CHP İl Başkanlığı konuyla ilgili neden
bir açıklama yapmaz? Gamze Pamuk Ateşli’nin iddia ve şikayetlerini yok saymak,
sorunun olmadığı gerçeğini değiştirmez ki!
Belli ki Gamze hanım sorunlarına parti teşkilatı içinde
çözüm bulamadığı için, sosyal medya hesaplarından açıklama yaparak, sesini duyurmaya çalışmış, yaşanan
gelişmenin bardağı taşıran son damla olduğunu belirterek, CHP Bursa İl
Başkanlığına ateş püskürmüş…
O zaman şu soruyu da sormak kaçınılmaz oluyor: Bursa CHP
teşkilatı kendi içinde birlik olamazken nasıl olacak da Bursa’nın sorunlarına
çözüm önerileri getirecek?
Bursalılar CHP’ye nasıl güvenecekler?
Elbette, takım tutar gibi parti tutan kemik seçmen için
bu bir sorun teşkil etmeyebilir; ama CHP’nin yapısının farklı olduğu, diğer
partilere benzemediği iddia edilir ya; çok geniş bir kitlenin de (ülke
genelinde) CHP’nin, özellikle Kemal
Kılıçdaroğlu genel başkanlığında girdiği seçimlerdeki perfomansından hiç hoşnut
olmadığını unutmamak gerek.
Çünkü çok büyük bir kesim bu ülkede CHP’nin muhalefette
başarısız olduğunu görüyor, Ak Parti ve Erdoğan’un bugün bu kadar güçlenmesinde
muhalefetin beceriksizliğinin payı olduğunu biliyor.
Alternatifsiz kalındıysa bunun ülkede etkili muhalefet
yapılmadığındandır. Bu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kadar, il ve ilçe başkanlarının
da başarısızlığıdır.
İsmet Karaca başkan seçildikten sonra dikkat çekici
eylemler yapsa da, teşkilat içinde kazanın kaynadığı da anlaşılıyor.
Marifet kazanın kaynamasına neden olan etkenleri bulup,
ilk seçime güçlü bir teşkilatla hazırlanmak olmalı…
Gamze Pamuk Ateşli olayı, “CHP Bursa’da değişen bir şey
yok, her şey aynı tas aynı hamam” düşüncesini akıllara düşürüyor…
Yoksa, şimdiye kadar çoktan bir açıklama yapılmış, kamuoyuna
yansıyan bu olay tatlıya bağlanmıştı.
CHP İl Başkanlığı’ndan ses çıkmadığına göre…