1996 yılıydı sanırım… İsveç’te yaşayan kayın biraderim,
ortalama bir uzaktan kumanda boyutlarında Nokia marka bir cep telefonu hediye
etmişti bana.
Taşınabilir bu cep telefon makinesine bir de hat almak
gerekiyordu ve başka alternatif olmadığı için o zaman, bugün devlet kadar
zengin hale gelen Turkcell’den (Türksel) 0532 3xx 3x 1x hattını aldım.
Ogün bugündür bu hattı kullanıyorum. Arada, Türksel
telekomun himayesinden Çukurova grubunun kanatları altına geçti, ben
Türksel’den geçmedim. İki yıl kadar süren İsveç maceram sırasında bile hattımı
kapatmadım ve dönüşte aynı numarayı kullanmayı sürdürdüm. Arada kontörlü hatlar
çıktı ve başka operatörler…
Ama yeter artık!
Türksel’in, “ne de olsa 35 kusur milyon abonem var, bunların
hepsi yolunacak kaz(!)” yaklaşımı, “pes” dedirtirdi ve bir başka GSM
operatörüne geçmeme yolunda direncimi kırdı.
Numaram aynı ama artık bir Türksel kullanıcısı değilim. Oh be!
Çok direndim, çok sabrettim. Tepkimi mailler atarak, ilgili
operatörlerle görüşerek belirtmeme rağmen Türksel, Türkselliğini yapmaya devam
etti.
Kendilerine göre haklı olabilirler. Ne de olsa Dünya’nın
orta büyüklükteki bir ülke nüfusu kadar abonesi var. Biri gitmiş, onların
umurunda olmayabilir.
Ama benim umurumda…
13 yıllık Türksel kullanıcısı değilim artık.
13 yıl, şaka değil!
Geçin bir telefon GSM şirketi olması münasebetini, sıradan bir
mahalle esnafı söz konusu olsa, 13 yıllık bir müşteriye yapılacak muamele
bellidir.
Berber olsa, daha özenle yapılan bir tıraş, ekstradan
sıkılan parfüm ve kolonya… Kasap olsa, yağsız tarafından konulan kıyma, bakkal
olsa, borçlarda gösterilen müsamaha, kahvehane olsa bedelsiz ikram edilen bir
sabah çayı olarak karşımıza çıkar.
Lakin, geçin yılların devamlı müşterisi olmayı, Türkselli
olmanın bir özelliği de kalmadı.
Hala dünyanın en pahalı iletişimi bu ülkede… Türksel her
tarafta çekiyormuş, lafı güzaf!
Pahalı, hem de çok pahlı… Her taraftan çekse ne olur?
2003-2005 yılları arasında İsveç’te yaşarken, (İsveç’in o
zaman nüfusu 9 milyondu) üç ayrı GSM operatörü aktifti. Ve o dönem bir de 3G
diye görüntülü telefon hizmeti veren bir şirket çıkmıştı ki, aradan 6 yıl
geçmesine rağmen bizde görüntülü telefon hala gelmedi. (Nedenini Türksel’e
sormalı mıyız acaba?)
1 krona faturalı hat ve telefon satışı yapılıyordu.
Kontör yüklemeseniz de hattınız bir yıl açık kalıyordu.
Sizin numaranız arandığında ekstradan kontör kazanıyordunuz.
Türksel’in kampanyalarına bakıyorum da… Böyle bir uygulama
olur mu? Bir kampanyadan yararlanmak için bilmem kaç ay Türksel’de kalmayı
garanti eden sözleşmeye imza atmanız gerekiyor. Yok böyle bir güvensizlik. Be
mübarek adamlar, ben Türksel’i kullanıyorsam ne diye başka aboneye geçeyim.
Yazarınız bugüne kadar Türksel’in hiçbir kampanyasından bu
güven duygusu eksikliğinden ötürü yararlanmamıştır.
Artık gerek de kalmadı ya neyse…
Türksel bu ülkenin ilk GSM operatörü olmasına rağmen, ne bir
kolaylık sağladı, ne de bir indirim.
Ama ben müşteriyim ve daima haklıyımdır.
Çok direndim Türksel’den ayrılmamak için ama aynı çaba karşı
taraftan gelmedi.
Ve Türksel’den kurtuldum. (belki de onlar benden) Bir başka
operatörden yararlanıyorum. Numaram aynı…
En güzeli de bu…
Beni umursamayanı ben de umursamam…
Siz de aynı şeyi yapın.
Çünkü biz müşteriyiz.
Her zaman haklıyız.